Röportaj: Dennis Crowley’e merak ettiğiniz soruları sorduk

Yönetici ekibimizde yer alan Berke Hitay, geçtiğimiz aylarda Foursquare’in New York’taki merkez ofisini ziyaret ederek izlenimlerini tüm takipçilerimizle paylaşmıştı.

Bu ziyaret sırasında Foursquare’in ortak kurucusu ve CEO’su Dennis Crowley ile ekibimizi temsilen görüşme fırsatı da buldu. Ekip olarak şu anda kadar merak ettiğimiz konuları ve siz takipçilerimizden gelen sorulardan oluşan sıcak ve samimi bir röportaj gerçekleştirdik.

Türkiye’deki kullanıcıların Foursquare 8.0 sürümünün hemen ardından 13 Ağustos 2014 tarihinde gerçekleşen bu özel röportajı da sizlerle paylaşıyoruz.

Foursquare’in ortak kurucusu ve CEO’su Dennis Crowley (sağda), Foursquare Türkiye’nin yönetici kadrosunda yer alan  ve 3. seviye Superuser özel kullanıcı yetkisine sahip Berke Hitay (solda).

Kullanıcılar Rozetler hakkında ne kadar tutkulu olsalar da, rozetlerin hatalı bir konsept olduğunu gördük. Şu açıdan çok anlamlı değiller; bir kere alıyorsunuz, tekrar kullanmadan bir daha hiç bakmadığınız bir ödül rafında öyle duruyorlar. Bu yüzden rozetler zaman içinde anlamsız hale geldiler. — Dennis Crowley

BH: Uygulamaların ayrılmasıyla bildiğimiz gibi, Check-in mekanizması ve Foursquare’in sosyal ve eğlence tarafı Swarm’a kaydırıldı. Fakat Rozetler, Liderlik Tabloları ve Mayor’luklar tamamen kaldırıldı. Bunlar Swarm içinde tekrar hayata döndürülecekler mi, ya da başka öğelerle karşılaşacak mıyız? Swarm’ın geleceğinde bizi ne gibi sürprizler bekliyor, bir ipucu alabilir miyiz?

DC: Vermemiz gereken en zor kararlardan biri, eğer check in’leri kendi uygulamasına taşıyacaksak, bunun Foursquare olarak mı devam edeceği, ya da başka bir uygulama mı olacağı kararı olduğunu biliyorduk. Ayrıca kullanıcıların check-in’lere sadık olduklarını ve check in yapmayı çok sevdiklerini biliyorduk. Bu yüzden check-in deneyimini yepyeni Swarm uygulamasına taşımaya karar verdik. Bunu yapmamız da bize daha geniş bir bakış açısı sağlayıp, oyun öğelerini tekrar gözden geçirme şansını sağladı ve hangilerinin elde tutmaya değer olduğunu, hangilerinin de bırakılmaları gerektiğini gördük. Kullanıcılar Rozetler hakkında ne kadar tutkulu olsalar da, rozetlerin hatalı bir konsept olduğunu gördük. Şu açıdan çok anlamlı değiller; bir kere alıyorsunuz, tekrar kullanmadan bir daha hiç bakmadığınız bir ödül rafında öyle duruyorlar. Bu yüzden rozetler zaman içinde anlamsız hale geldiler.

Etiketleri kazandığınızı hissetmelisiniz; yeni etiketleri keşfettiğinizi açık bir şekilde bilmeli, arkadaşlarınızda henüz sizde olmayan hangi etiketlerin olduğunu açıkça görebilmelisiniz. Elde etmek isteyeceğiniz bir etiketi görüp, o etiketi nasıl kazanabileceğinizi çözmelisiniz. Etiketlerin bu şekilde gelişmesini istiyoruz. — Dennis Crowley

BH: Şimdi ise yerine etiketler geldi…

DC: Evet, yaptığımız şey de zaten bu oldu. Etiket (Stickers) dediğimiz yeni modele doğru yöneldik. Fakat şu anda etiketler için ilk günleri yaşıyoruz, henüz başlangıç aşamasında olduğumuzu söyleyebilirim. (Camdan yan ofisteki çalışanları göstererek) Burada gördüğünüz takım şu anda etiketler üzerinde yoğun bir şekilde çalışıyorlar ve bu konuda büyük değişiklikler gelecek. Ben etiketlerin rozetlere daha yakın olmasını istiyorum. Etiketleri kazandığınızı hissetmelisiniz; yeni etiketleri keşfettiğinizi açık bir şekilde bilmeli, arkadaşlarınızda henüz sizde olmayan hangi etiketlerin olduğunu açıkça görebilmelisiniz. Elde etmek isteyeceğiniz bir etiketi görüp, o etiketi nasıl kazanabileceğinizi çözmelisiniz. Etiketlerin bu şekilde gelişmesini istiyoruz. Fakat aynı zamanda etiketlerin bir anlamda kullanabileceğiniz rozetler olmasını da istiyoruz. Bu yüzden check in yaparken etiketleri de koymanıza izin vermeye başladık. Mesela şöyle bir örnek düşünebiliriz: Amerika’ya geldiğinizde ya da mesela Foursquare ofisini ziyaret ettiğinizde belli bir etiketi açabilirsiniz; ama ondan sonra da o etiketi Türkiye’deki check in’lerde, Brezilya’da veya dünyanın her yerinde kullanabilirsiniz. Bu biraz da “Şu etiketi şurada kazandım.” demek için kullanıcılara övünme fırsatı tanımakta.

BH: Benim başıma benzer bir durum geldi, geçenlerde bir konser salonunda check in yaptığımda daha önce almadığım notalı bir etiketi açmış oldum. Sanırım bu daha da gelişecek anlamına geliyor.

DC: Evet, etiketler üzerine çalışmalarımız devam ediyor, hatta bu öğleden sonra iki tane etiketler üzerine toplantıya gireceğim. Bu konuda bir çok gelişme var ve bunlar şu anda sıcağı sıcağına gerçekleşiyor.

Teknoloji sever kesimin ayrılmaz bir parçası olan Foursquare, TV dizileri ve karikatürlere bile konu olacak kadar kültürümüze işlemiş durumda. — Berke Hitay

BH: 8.0’dan bahsedelim. 8.0’ın getirdiği büyük yenilikler ile neden check-in özelliğini kendine has ayrı bir platforma taşımak istediğinizi biraz aydınlattığınızı düşünüyoruz. Foursquare’in gelişimiyle, elinizde bütün dünyayı kapsayan muazzam bir mekan ve check-in veritabanı oluştu. Türkiye Superuser topluluğu olarak, diğer ülkeler adına konuşamasak da, ülkemizdeki kullanıcıların Foursquare’i ne kadar çılgınca sevdiklerini ve bulundukları her mekanda check in yapma alışkanlığının yerleştiğini belirtmek istiyoruz. Teknoloji sever kesimin ayrılmaz bir parçası olan Foursquare, TV dizileri ve karikatürlere bile konu olacak kadar kültürümüze işlemiş durumda. Son aylarda check in mekanizmasının Swarm’a kaydırılması ile birlikte, yavaş yavaş olsa da, hatırı sayılır bir kesim Türkiye’de yeni bir platformun doğuşu ile ilgili endişelerini bize iletti. Alışkanlıkları kırmak veya değiştirmek kolay değil. Foursquare olarak bu geçişin daha da kolay ve zahmetsiz olması için ekstra bir girişim planlıyor musunuz? Türk kullanıcılarına doğrudan iletmek istediğiniz mesajınız nedir?

DC: Check-in sisteminin şu anki işleyişi benim hoşuma gidiyor. Check-in deneyimini ayırıp kendi uygulamasına en iyi şekilde yerleştirebilmek üzerine çok uzun süre düşündük. Bunun üzerinde 8 aydan fazla bir zamandır çalışıyorduk. Geçtiğimiz senenin sonunda Foursquare’i ayırma kararı aldık ve hangi uygulama Foursquare adını koruyacak, diğerinin adı ne olacak, karar vermek için önemli bir zaman harcadık. Beğendiğim bir özellik şu: Foursquare hala check-in’lere bir atıfta bulunuyor, yani uygulamanın içinden iki ayrı yöntem ile hala check-in yapabilmek mümkün: ‘’Here’’ sekmesindeki butona bastığınızda uygulama sizi otomatik olarak Swarm’a götürüyor, ayrıca aradığınız her mekan sonucunda da aynı check-in butonunu görebiliyorsunuz. Örnek verirsek eğer, iOS 7’nin uygulamalar arasında çok basit bir geçiş mekanizması mevcut. Bizim düşüncemiz de iOS 8’in ve gelecek Android işletim sistemlerinin, kullanıcıların uygulamalar arasındaki geçişlerini daha da kolay ve hızlı hale getireceği yönünde. Mobil teknoloji dünyası bu yönde ilerliyor ve bence bu konuda iyi bir pozisyonda olduğumuzu düşünüyorum. Bununla birlikte Türkiye bizim için en büyük ülkelerden birisi. İlk dönemlerdeki yüksek katılıma şaşırdık, Türklerin Foursquare kullanmayı neden bu kadar çok sevdiklerini merak ettik. Şimdi Türkiye’yi tamamen kucaklıyoruz; harika bir Superuser grubumuz var. Ayrıca PUBLIK ile çalışmaya başladık; çeşitli reklam alanlarında bize yardımcı oluyorlar.

Karikatürler ve televizyondaki yayınların bir kısmını gördük, bizim için çok gurur verici bir olay. Ayrıca Foursquare’in yaygın kullanımını da bizzat geçtiğimiz sene İstanbul’u ziyaret ettiğimde gördüm. Bir restorana gittiğimde 30 masa doluysa, mekanda en az 15 check in görüyordum. Harika bir oran. Bu yüzden iki uygulamanın da Türkiye’de nasıl büyüyüp gelişeceğini heyecanla yakından gözlemlemeye devam edeceğiz, çünkü Türkiye dünyada Foursquare’i çılgın gibi benimseyen ülkelerden birisi. Foursquare’in bu pazarda nasıl işleyeceği konusunda öğrenebileceğimiz çok şey mevcut.

iOS8’de uygulamaların ayrı ayrı ne kadar pil kullandıklarını görebileceğiz. Foursquare’in pil ömrünü verimli kullanmasından gurur duyuyoruz ve kullanıcıların da bunu kendi gözleriyle görecek olmalarından dolayı heyecanlıyız. — Dennis Crowley

BH: 8.0 güncellemesi oldukça heyecanlı oldu. Foursquare’in yeni işletim sistemleriyle daha entegre şekilde çalışması konusunda daha da heyecanlanabileceğimiz bir gelişme var mı?

DC: Burada ofiste iOS8 kullanan bir kaç çalışanımız var, ben henüz üzerinde çok inceleme yapmadım. Fakat ilgilendiğimiz bir konu Notification Bar’daki widget’lar oldu. Yeni bir mekana gittiğiniz zaman kolaylıkla check in yapmak, tavsiyeleri okumak veya tavsiye bırakmak için hoş bir fırsat olacak. Büyük bir ihtimalle ilk uğraşacağımız özellik bu olacak. Henüz iOS8 ile ilgili bir şey geliştirmedik fakat bu konuda denemeler yapmaya devam ediyoruz. İkinci olarak yeni güncellemede daha iyileştirilmiş bir genel düzen ve pil ömrü optimizasyonları gelecek. Beklediğim güzel bir özellik şu: iOS8’de uygulamaların ayrı ayrı ne kadar pil kullandıklarını görebileceğiz. Foursquare’in pil ömrünü verimli kullanmasından gurur duyuyoruz ve kullanıcıların da bunu kendi gözleriyle görecek olmalarından dolayı heyecanlıyız. Yeni işletim sistemine gelen bir çok yeni özellik olacak. Genel olarak biz güncelleme gelmesini bekleyip, kullanım alanlarının birbirleriyle nasıl etkileşimde bulunacaklarını gözlemlemeyi tercih ediyoruz. Burada bir çok fikirlerimiz mevcut; fakat büyük ihtimalle iOS8’in çıkışıyla yarışmayacağız.

Başak, Foursquare’in merkez ofisinde uzun süredir çalışıyor.

Bütün ‘Taste’ler diğer kullanıcıların girdikleri verilerden toplandı. Bu veri toplamaya İngilizce’den başladık ve şu anda 10.000’in üzerinde ‘Taste’ bulunmakta.  — Dennis Crowley

BH: 8.0 güncellemesi ile gelen “Tastes” özelliği en çok dikkati çekenlerden. Tastes ile kullanıcıların kişiselleştirdikleri tercihlerine göre arama sonuçları ve mekan önerileri sunulmakta. Foursquare’in anadili İngilizce’de çok kullanışlı olabiliyorken, bu özellik diğer dillere, örneğin Türkçe’ye uyarlandığında karşılaştığınız engeller ve problemler neler oldu?

DC: Tastes’i ilk olarak, birlikte çalıştığımız çözüm ortaklarımıza gösterdik. Herkes bizim oturup ilgimizi çekecek şeylerden oluşan normal bir liste sistemi yarattığımızı zannetti. Gerçekte yaptığımız şey, kullanıcıların yazdıkları bütün tavsiyeleri elden geçirmek ve bu verilerden önemli bulduklarımızı ayırmak oldu. İnsanların yazdığı ortak kelimeler bunlar ise, büyük olasılıkla en ilgi çekici konuların insanların yazdığı ortak kelimeler olacağını düşündük. Sonuç olarak bütün ‘Taste’ler diğer kullanıcıların girdikleri verilerden toplandı. Bu veri toplamaya İngilizce’den başladık ve şu anda 10.000’in üzerinde ‘Taste’ bulunmakta. Diğer dillerde, özellikle Türkçe’de, bazı zorluklarla karşılaştık. (Burada Foursquare çalışanı Başak’a dönüyor) – Belki sen daha iyi açıklayabilirsin sonekler konusunu.

Başak: Evet, Türkçe’deki en büyük çeviri problemi soneklerde. Bu yüzden Türkçe ‘Taste’ lerde otomatik veri toplamadan daha çok insan filtrelemeye ihtiyacımız oluyor. İngilizce’de kelime kökünü alıp kullanabiliyor iken, Türkçe’de aynı kelimenin kökünü otomatik olarak ayırmak daha zor bir işlem. Bunun için de manuel olarak veriyi işlememiz gerekiyor.

Şu anda Türkçe için güzel bir başlangıç bloku oluşturduğumuzu düşünüyorum. Mekanlar için yeni menü itemlerini ve yerelleştirilmiş farklı kategorileri yarattık. Fakat zaman geçtikçe, Türkiye verilerini daha da fazla işleyerek iyileştireceğimize ve superuserlarımızın da katkılarının bu veri setinin çok daha zenginleşeceğine inanıyorum. — Dennis Crowley

DC: Şu anda Türkçe için güzel bir başlangıç bloku oluşturduğumuzu düşünüyorum. Mekanlar için yeni menü itemlerini ve yerelleştirilmiş farklı kategorileri yarattık. Fakat zaman geçtikçe, Türkiye verilerini daha da fazla işleyerek iyileştireceğimize ve superuserlarımızın da katkılarının bu veri setinin çok daha zenginleşeceğine inanıyorum. ABD’de ya da İngilizce konuşulan ülkelerde sunduğumuz servislerin, mesela sayıları 10.000’e ulaşan ‘Taste’ ler, menü entegrasyonu, rezervasyon entegrasyonu gibi özelliklerin tümünü bütün dünyada sunmayı hedefliyoruz. 170 kişiden oluşan bir takımımız var, ama yine de bu hedefler için göreceli olarak küçük bir aile sayılırız. Bu yüzden istediklerimizi toparlamamız için biraz zaman gerekiyor. Ama bu kesinlikle yapmayı düşündüğümüz bir şey.

Uygulamarın ayrılmasının altında yatan esas sebep, Check-in ve arama olan iki temel kullanım alanının açık şekilde kullanıcıya sunulmasıyla ilgili. — Dennis Crowley

BH: Türkiye’de Foursquare’in alternatif kullanım alanlarından ne kadar haberdarsınız? Örnek olarak Foursquare mekanda check-in yapan kullanıcıların bazı profil bilgilerini kullanarak yabancılarla iletişim kurmanın yollarını açmakta. Foursquare – Swarm ayrılığında bu tarz alternatif kullanım şekillerinin bir rolü oldu mu?

DC: Uygulamarın ayrılmasının altında yatan esas sebep, Check-in ve arama olan iki temel kullanım alanının açık şekilde kullanıcıya sunulmasıyla ilgili. Check in yaparken, Foursquare’in aynı zamanda bir mekan arama ürünü olduğunu bilmeyen kullanıcılar olduğunu gördük. Arama yapmak isteyen, fakat eski uygulamada check-in yapma zorunluluğunu hissedip aramadan vazgeçen insanlar olduğunu da gördük. Yanlış bir şey yaptıklarını ya da kötü kullanıcılar olduklarını düşünen insanlar olduğunu gözlemledik. Gizliliklerine önem veren kullanıcıların, “Foursquare gittiğim her yerde konumumu dışarıyla paylaşıyor, bu yüzden hiç kullanmak istemiyorum.” diyerek Foursquare’in diğer arama özelliklerine hiç dokunmadıklarını fark ettik. Bu kullanıcıların ürüne yaklaşımları yanlış yöndeydi ve bu yanlış anlaşılma üründen tamamen soğumak için yeterli olabiliyordu. Bizim planlarımız da bu iki ana kullanım senaryosu üzerinde ayrı ayrı yoğunlaştı. Bu yüzden check in özelliğini Swarm’a taşımayı, arama özelliğini Foursquare’de tutmaya karar verdik. Türkiye’deki kullanım ile ilgili olarak da bir çok ilginç hikaye duyduk. Türk kullanıcılarının birbirilerine sürekli arkadaşlık isteği gönderdiklerini, hatta aynı mekanda check in yapmış tanımadıkları insanları bile hemen listelerine eklediklerini, onlarla iletişime geçmek istediklerini duyduk.

Gizlilik politikası olarak, Foursquare’de kimsenin check in’ini göremezsiniz. Sadece insanların bıraktıkları tavsiyeler göz önündedir. Foursquare’de artık hiç bir şekilde check in durumu, yer paylaşma unsurları veya “ben buradayım, gelin buluşalım” diyebileceğiniz bir platform yer almamakta. — Dennis Crowley

BH: Foursquare üzerinden doğrudan mesajlaşamasalar bile, insanların birbirilerinin profil sayfalarındaki twitter hesaplarını edinerek iletişime geçtiklerini biliyoruz.

DC: Bu iyi bir şey mi kötü bir şey mi?

BH: Özel hayatlarına önem veren bazı insanlar için kötü bir durum olabilir. Bu konuyla ilgili olarak da destek formlarımızda sorular ve şikayetler aldığımızı belirtelim. Foursquare, Swarm ile ayrılmasıyla bu sosyal açıktan kendini izole etse de 8.0’in takipçi sistemi de bu yönde kendine has ufak bir açık sunmakta. Şimdiki versiyonda sizi karşı tarafın takip etmesine gerek kalmadan doğrudan olmasa da, mekan ya da tavsiye paylaşarak istediğiniz bir mesajı gönderme imkanınız bulunuyor. İleride bu yönde davranan istemediğimiz kullanıcıları engelleme özelliği gelecek mi?

DC: Gizlilik politikası olarak, Foursquare’de kimsenin check in’ini göremezsiniz. Sadece insanların bıraktıkları tavsiyeler göz önündedir. Foursquare’de artık hiç bir şekilde check in durumu, yer paylaşma unsurları veya “ben buradayım, gelin buluşalım” diyebileceğiniz bir platform yer almamakta. “Şu anda ne yapmak istiyorum?” ya da “Foursquare yeni harika bir yer bulmam için bana nasıl yardımcı olabilir?” soruları yeni Foursquare’i daha uygun şekilde tanımlıyor. Takipçileri engelleme konusuna gelince, dediğin konunun ne olduğunu anladım. (Defterine birtakım notlar alıyor) Yakında engelleme seçeneğini de getireceğiz, fakat bu özellik henüz yok. 8.0’i sürdüğümüz ilk günlerde farkettik ki, bu özellikler büyük bir kesim tarafından önem taşımakta. Bunun üzerinde çalışıyoruz ve yakın gelecekte bu özellikleri ekleyeceğiz.

Örneğin biz Foursquare’in bir şekilde Apple Maps’te ya da Siri’de yer almasını isterdik… — Dennis Crowley

BH: Fox News ile yaptığınız bir röportajınızda Microsoft ile ortaklığınızdan bahsettiniz. Ayrıca, potansiyel bütün ortaklık görüşmelerinin bir parçası olmak istediğinizi belirtmiştiniz. Bu, ortaklık yaptığınız diğer çözüm ortaklarınızı aktif olarak çoğaltma girişimlerinize bir işaret mi? Yoksa Foursquare’e Microsoft’tan daha önce başka teklifler de geldi mi?

DC: İnsanlarla sürekli iletişim halindeyiz. Değişik alanda iş yapan bir çok farklı şirket var. Kimisi harita uygulaması üzerinde çalışırken, kimisi telefon üretiyor, kimisi de o telefonlarda kullandığımız işletim sistemi üretiyor. Örneğin biz Foursquare’in bir şekilde Apple Maps’te ya da Siri’de yer almasını isterdik veya potansiyel ortaklık kurabileceğimiz 10 ayrı cep telefonu üreticisi saymak mümkün.

BH: Sırada ne olacağı hakkında bir ipucu alabilir miyiz?

DC: Henüz duyuracağımız yeni bir ortaklığımız yok. Bu iş daha çok bizim daha ilginç çalışmalar yapmamızla, kullanıcıların Foursquare’e daha fazla içerik sağlamasıyla, bu içeriğin daha zenginleşip kullanıcı sayısının artmasıyla ve servisimizin bu diğer insanlara dikkat çekici hale gelmesiyle meydana gelen bir zincirleme reaksiyon gibi işliyor. İnsanlar elimizdeki verileri her zaman için kullanmak istiyorlar. Bizim bu verileri verebileceğimiz doğru şirketleri ve altında çalışabileceğimiz doğru şartları seçmemiz gerekiyor. Bu durumların çoğunda Foursquare’e bir ödeme yapılıyor. Microsoft’tan gelen belirli bir gelir kaynağımız mevcut, Diğer şirketlerle de benzer anlaşmalarda veya ortaklıklarda bulunacaksak onlardan da edineceğimiz bir kazancımızın olması lazım.

Özellikle yeni Foursquare için ya da sadece Swarm için mükemmel çalışabilecek yeni reklam ürünleri mevcut. Şu an planlama aşamasındayız ve daha bir ürün sunmadık. — Dennis Crowley

BH: Gelirden bahsetmişken, mevcut reklam modelinizde bir değişikliğe gitmeyi düşünüyor musunuz?

DC: Yakın gelecekte hayır. Şu anda Foursquare’de 6 tane değişik reklam ürünü bulunuyor ve elimizdeki 2 ürünle çok uyumlu haldeler. Bazıları Swarm’da gözüküyor, örneğin check in yaptıktan sonra bulunduğunuz mekan ile ilgili bir reklam görebiliyorsunuz ya da o mekan ile alakalı olan bir markanın reklamını görüyorsunuz. Yapılan check in’den dolayı güzel çalışan bir sistem. Foursquare’de ise insanlar mekan araması yaparken, mesela pizza arıyorsanız, size pizza restoranları reklamları gösterebiliyoruz. Bulmak istediğiniz mekanları biz size doğrudan yönlendirebiliyoruz. Şimdi iki uygulamayı da ayrı ayrı yönettiğimiz için, önümüze daha önceden aklımızda olan bir çok yeni reklam modelini sunabilme imkanımız çıktı. Özellikle yeni Foursquare için ya da sadece Swarm için mükemmel çalışabilecek yeni reklam ürünleri mevcut. Şu an planlama aşamasındayız ve daha bir ürün sunmadık.

BH: Yani bu durumda reklamları da ikiye bölmüş durumdasınız.

DC: Reklamlar zaten ikiye bölünmüş durumda. Bazıları sadece Swarm’da ya da Foursquare’de çıkıyor, bazıları da ikisinde birden yer alabiliyor.

Mekan rating’lerindeki algoritmalar üzerinde devamlı küçük ayarlamalar yapmaktayız. — Dennis Crowley

BH: Bir arkadaşım, mekan rating’lerinde neden bir değişiklik olduğunu sordu. Ne tarz bir değişikliğe gidildi?

DC: Bu konuda algoritmalar üzerinde devamlı küçük ayarlamalar yapmaktayız. Mekan puanlamalarının mekanları mümkün olduğunca doğru yansıtması için uğraşıyoruz. Bu puanlamalar, Swarm’daki check in’ler, tekrarlanan check in’ler, mekanda bırakılan tavsiye sayısı, bu tavsiyelerde insanların neyden bahsettikleri, iyi ya da kötü şeylerden bahsetmeleri (tavsiyelerde bunu artık ayırt edebiliyoruz), insanların mekanı beğenip beğenmemeleri, arkadaşlarıyla paylaşmaları ya da mekanı kaydetmeleri gibi bize ulaşan bütün bu sinyalleri toplayıp mekan puanlamasında kullanmak üzere hesaplıyoruz. Biraz sanat ve bilimin kaynaşması diyebiliriz.

Yakında Swarm için ayrı bir web sitesi görecek miyiz? — Berke Hitay

BH: Yakında Swarm için ayrı bir web sitesi görecek miyiz? Yoksa Swarm sadece mobil platform üzerinde devam mı edecek?

DC: Swarm için bir websitesi olmamasını isterim, sahip olduğunuz her site için bakımını da yapmakla yükümlüsünüz, ve bizim için fazladan bakım gerektirecek şeyleri yapmamak daha iyi şu an için. Bizce Swarm bütünüyle mobil uygulama içinde yaşamaya uygun bir halde.

BH: Swarm bilgilerimize Foursquare sitesindeki profil sayfamızda erişebiliyoruz.

DC: Evet, ayrıca ileride yaratabileceğimiz mobil sayfalar olabilir. Örnek olarak kazandığınız rozetler konusunda düşünüyoruz. Rozetlerin hepsi foursquare.com’da mı kalmalı, yoksa Swarm profilinizin içinde bir mobil sayfaya mı dönüşmeli? Bu soruları kendimize sormaktayız.

Bir karşılaştırma yaparsak, rozetleri sadece check in yaparak kazanabilirken, ekspertiz unvanını alabilmek için bunu gerçekten hak etmeniz gerekiyor; İyi içerik yazmanız, insanların bunu görmesi, beğenmesi veya paylaşması koşulları gerçekleştiği zaman ekspert olarak sayılmaya başlıyorsunuz. — Dennis Crowley

BH: Yeni ekspertiz özelliğindeki kriterler neler? Hangi tavsiyelerin en yukarıda gösterilmeceğini nasıl bir algoritma ile sağlıyorsunuz?

DC: Yaptığımız her şey sıraya konmuş halde (ranked) çalışıyor. Bir mekan sayfasına gittiğinizde, size o mekandaki 200 adet tavsiyeden 10 tanesini en başta göstermek istediğimizde şu noktalara önem veriyoruz: Tavsiyenin tazeliğine, yani yakın zaman önce bırakılıp bırakılmadığına, popülerliğine; bir çok insanın beğenip beğenmediğine, mekanda bir tavsiyenin sizin bir arkadaşınızdan (Foursquare’de takip ettiğiniz, ya da Swarm’da arkadaşınız olan birinden) gelip gelmediğine, içinde sizin taste’lerinizden biri olan bir kelimeyi bulundurup bulundurmadığına bakıyoruz. Örneğin taste’leriniz arasında kokteyller varsa, içinde kokteyl geçen tavsiyeler en yukarıya gönderiyoruz. En hoşunuza gidebileceğini düşündüğümüz tavsiyeleri listenin üstünde en kolay gözükebilecek şekilde size sunmak için böyle bir sıralama ve tasnif sistemi geliştirdik. Ayrıca Ekspert’lerin tavsiyelerini de listenin üstlerine kaydırıyoruz. Popüler olmamasına rağmen ekspert birinin tavsiyesi yine de yukarıya kaydırılıyor. Ekspertiz özelliği ise, kazanıp kazanmamanızdan bağımsız olarak, bıraktığınız tavsiye sayısına, kaç tane mekanda bulunduğunuza, bıraktığınız tavsiyelerin insanlar tarafından beğenilme ve paylaşılma oranına göre belirlenmekte. Bir karşılaştırma yaparsak, rozetleri sadece check in yaparak kazanabilirken, ekspertiz unvanını alabilmek için bunu gerçekten hak etmeniz gerekiyor; İyi içerik yazmanız, insanların bunu görmesi, beğenmesi veya paylaşması koşulları gerçekleştiği zaman ekspert olarak sayılmaya başlıyorsunuz.

BH: Bazı ünlü şahıslara ekspertiz unvanı vermeyi düşünüyor musunuz? Belli gurmelere ya da kamuoyunda şöhret yapmış insanlara?

DC: Eğer kazanırlarsa… Şu anda kimseye ayrıcalık yapmıyoruz.

BH: Kullanıcılar bazı ünlü insanların tavsiyelerini görmek isteyebilir.

DC: Zaten bunu yavaş yavaş görmeye başlıyoruz. Bazı ünlü mutfak şefleri, bazı müzisyenler ekspertler arasında yer almaya başladılar. Platforma diğer ilgi odağı kişileri, ünlüleri getirmek için bir çok fırsat elimizde var. Bunu gerek Amerika içinde, gerekse dünya çapında yapmayı tabii ki istiyoruz. Bildiğiniz Türk ünlüleri bize yönlendirmeyi unutmayın.

Benim şahsen gerçekleştireceğimize inandığım en büyük şey, cihazınızı cebinizden çıkartmadan, daha sorusunu sormadan aradığınız şeyi size sunabilecek bir arama motoru yaratmak. — Dennis Crowley

BH: 2013’te bir röportajınızda Foursquare kullanıcıların gerçek dünyadaki Google crawler’ları (bilgi toplama araçları) olduğunu söylemiştiniz. Şimdi elinizde kullanıcılar tarafından oluşturulmuş bu devasa veritabanı varken, Foursquare’in ve Swarm’ın önümüzdeki 5 – 10 yıl içinde nerelere geleceğini öngörüyorsunuz?

DC: Foursquare çok güzel bir karışımdan oluşuyor; Aldığımız sinyallerden bir anlam çıkartabilmemiz için verileri önceliklerine göre sıralayan, tasnif eden, rating sistemini oluşturan bir algoritma ile, bu verilerin hangilerinin iyi hangilerinin kötü olduğunu bize söyleyen, bunları düzenleyen bir Superuser topluluğumuz ve bize “bu yeni mekanı buldum” diyen, check in yapan, her yerde tavsiye bırakan; kendisiyle bağdaştırdığı, örneğin kokteyl, sandviç, pizza ve köfte taste’lerini seçip, bütün bunları sunabilen mekanlara giderek veri toplayan kullanıcılarımızdan oluşan bir karışım. Bizler işte bütün bu sinyalleri bu çok çeşitli kaynaklardan topluyoruz, ve bu sinyalleri belli bir algoritmadan geçirerek insanlara geri vermeyi kendi sorumluluğumuz olarak görüyoruz. Benim şahsen gerçekleştireceğimize inandığım en büyük şey, cihazınızı cebinizden çıkartmadan, daha sorusunu sormadan aradığınız şeyi size sunabilecek bir arama motoru yaratmak. İstediğim şey, gelecekte Foursquare’in, siz sokakta yürürken ilginizi çekecek bir yerden geçtiğinizde siz hiç bir şey yapmadan size haber vermesi; Şu sokağa mı girdiniz? Kitap dükkanının arkasındaki harika kahveciyi kaçırmamalısınız. Bu restorana mı geldiniz? Herkesin denediği bu muhteşem tatlıyı yemelisiniz. İstanbul’a yeni mi indiniz? Şu 5 yeri mutlaka görmelisiniz.

BH: Şu anda da yeni ülkelere şehirlere gittiğimiz zaman bunları görmeye başladık.

DC: Evet ama henüz işin çok başlangıcındayız. Tam istediğimiz hale getirene kadar bir kaç yıl daha sıkı çalışmamız gerekiyor. Yeni Foursquare’in sevdiğim özelliklerinden biri de bunu daha aktif olarak kullanıcıya sunması. Bütün kullanıcıların bu çeşitli bilgilendirmelerden yararlanmalarını istiyoruz. Taste’ler aracılığıyla ne tarz yerleri sevdiğinizi öğrenmek istiyoruz. Gittiğiniz mekanları ve bıraktığınız tavsiyeleri öğrenmek istiyoruz ki, size gerçekten doğru ve tam olarak size hitap eden tavsiyeleri gösterebilelim. İnsanların mekanlara bıraktığı tüm tavsiyelerin, siz mekanlara gittikçe sırayla açılmasını istiyoruz.

BH: Bu kapsamlı bilgiler için teşekkür ederim.

DC: Geldiğin için ben teşekkür ederim.

Foursquare Türkiye

Foursquare Türkiye'nin kendi duyurularını, basın bültenlerini, çeşitli blog ve web sitelerindeki haberleri kaynak göstererek yayınlandığı genel hesabıdır.

Röportaj: Dennis Crowley’e merak ettiğiniz soruları sorduk” üzerine 2 yorumlar

  1. swarm yeni güncelleme yaptıktan sonra kişi arama yaptığımda sonuç vermiyor uygulamada hata olduğunu düşünüyorum lütfen en kısa zamanda buna çözüm getirirmisiniz…

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.